Kifoz, omurganın yan plandaki kamburluğu olarak tanımlanır. Bu durum, omurganın normalden fazla öne doğru açılanması ile karakterizedir. Torakal bölgede 40 dereceye kadar olan yan eğriliğe normal kifoz olarak kabul edilirken, 40 derece üstü kifoz artışı, 20 derece altı hipokifotik deformite olarak tanımlanır. Kifozun nedenleri arasında doğumsal faktörler, kötü duruş alışkanlıkları, omurilik yaralanmaları, Scheuermann hastalığı, omurga kırıkları, tümörler, kemik hastalıkları, osteoporoz ve genetik yatkınlık gibi çeşitli faktörler yer alabilir. Omurganın normalden sapması, kişinin duruşunu etkileyebilir ve zamanla ağrılara, fiziksel kısıtlamalara ve yaşam kalitesinin düşmesine yol açabilir. Bu nedenle kifozun erken teşhisi ve tedavisi önemlidir. İşte kifoz hakkında daha fazla bilgi:
Kifoz Nedir?
Kifoz, omurganın normal S şeklinin bozulması sonucu ortaya çıkan bir duruş bozukluğudur. Normalde omurga, karşıdan bakıldığında düz görünürken yandan bakıldığında fizyolojik bir S şekline sahiptir. Ancak kifozda, omurganın üst sırt bölgesi öne doğru kambur bir şekilde eğrilir. Bu durum, omurga yapısının bozulması veya zayıflayan sırt kasları nedeniyle meydana gelebilir. Kifozun nedenleri arasında doğumsal faktörler, kötü duruş alışkanlıkları, omurilik yaralanmaları, Scheuermann hastalığı, omurga kırıkları, tümörler, kemik hastalıkları, osteoporoz ve genetik yatkınlık gibi çeşitli faktörler yer alabilir. Omurganın normalden sapması, kişinin duruşunu etkileyebilir ve zamanla ağrılara, fiziksel kısıtlamalara ve yaşam kalitesinin düşmesine yol açabilir. Bu nedenle kifozun erken teşhisi ve tedavisi önemlidir.
Kifoz Belirtileri Nelerdir?
Kifozun belirtileri, omurganın aşırı eğriliği veya kamburluğu nedeniyle ortaya çıkar. Bu durumda sırtta kamburluğa bağlı olarak gözle görünür bir kamburluk deformitesi oluşabilir. Baş ve omuzlar öne doğru düşer, bel çukurluğu artar veya azalır. Hamstring kaslarında gerginlik görülebilir ve yürüme sırasında kalça ve diz eklemlerinde bükülme meydana gelebilir. Kifoz genellikle boyun, sırt ve bel ağrısına yol açar, kişi çabuk yorulur ve egzersiz kapasitesi azalır. Nefes darlığı da kifozun bir belirtisi olabilir. Ayrıca duygu durum bozuklukları da gözlemlenebilir. Bu belirtiler kişiden kişiye değişiklik gösterebilir ve kifozun şiddetine bağlı olarak farklılık gösterebilir.
Kifoz Tanısı Nasıl Konur?
Kifozun tanısı koymak için, fizik muayene ve radyolojik görüntüleme yöntemleri kullanılır. Fizik muayene sırasında doktor, hastanın sırtında anormal bir kamburluk veya omurga eğriliği gözlemleyebilir. Bu durumun şiddeti ve tipi incelenir. Radyolojik görüntüleme, tanının kesinleştirilmesi için önemlidir. Röntgen, manyetik rezonans görüntüleme (MRI) ve bilgisayarlı tomografi (BT) gibi görüntüleme yöntemleri, omurga yapısını ve kifozun derecesini değerlendirmek için kullanılır. Bu görüntüleme teknikleri, omurların şekil ve konumunu ayrıntılı olarak göstererek kifozun nedenini belirlemeye yardımcı olur. Bu tanısal adımlar, hastanın kifozunun türünü, şiddetini ve potansiyel diğer omurga sorunlarını belirlemek için önemlidir, böylece uygun tedavi planı oluşturulabilir.
Kifozun Artmasına Neden Olan Faktörler Nelerdir?
Kifozun artmasına neden olan faktörler, omurga sağlığı üzerinde etkili olan çeşitli koşullar ve sebeplerle ilişkilidir. Bu faktörler doğumsal veya edinsel olabilir. Doğumsal kifozlar, omurun gelişim sırasında ortaya çıkan anormalliklerden kaynaklanır ve genellikle genetik yatkınlıkla ilişkilidir. Edinsel kifozlar ise farklı nedenlere dayanabilir. Örneğin, omur kırıkları, tümörler, kemik hastalıkları, özellikle osteoporoz gibi kemik zayıflığına bağlı olarak oluşabilir. Bunun yanı sıra, kötü duruş alışkanlıkları ve uzun süreli yanlış pozisyonlarda oturma veya durma gibi davranışlar da kifozun artmasına katkıda bulunabilir. Genellikle ergenlik döneminde veya ileri yaşlarda fark edilen kifozun nedenleri karmaşık olabilir ve her bireyde farklılık gösterebilir. Bu nedenle, kifozun artmasına yol açan faktörlerin tam olarak anlaşılabilmesi için detaylı bir değerlendirme yapılmalıdır.
Hiperkifoz Nedir?
Hiperkifoz, omurganın normal kifoz açısının ötesinde bir eğrilik gösterdiği bir duruş bozukluğudur. Bu durum, omurganın öne doğru aşırı bir kambur şekilde eğrildiği bir durumu ifade eder. Hiperkifoz, özellikle ergenlik döneminde ve erişkinlikte görülebilir. Ergenlerde, omurga hızla büyüdüğü için omurga eğriliği daha belirgin hale gelebilir. Hiperkifozun ana nedenleri arasında kötü duruş alışkanlıkları, kas zayıflığı, omurga yaralanmaları veya doğumsal faktörler yer alır. Bu durum, kişinin fiziksel görünümünü etkileyebilir ve sırt ağrılarına, yorgunluğa ve diğer sağlık sorunlarına yol açabilir. Hiperkifozun tedavisi, egzersizler, fizik tedavi, postür düzeltme teknikleri ve korse kullanımını içerebilir. Erken tanı ve tedavi, hiperkifozun ilerlemesini önlemeye yardımcı olabilir ve kişinin duruşunu düzeltebilir, böylece omurga sağlığı ve yaşam kalitesi artırılabilir.
Kifoz Tedavisi ve İyileşme Süreci
Kifozun tedavisi, tanıya, kişinin yaşına, sağlık durumuna ve kifozun şiddetine bağlı olarak değişebilir. Cerrahi müdahale, kifozun şiddetli olduğu durumlarda gerekebilir. Ancak birçok kifoz vakası, fizik tedavi, egzersizler, korse kullanımı ve duruş düzeltme teknikleri ile düzeltilir. Tedavi süreci, erken tanı ve müdahale ile iyileşme şansını artırabilir.

Hüseyin Öztürk 1986 yılında Bulgaristan’da doğdu. 1989’da ailesiyle birlikte İzmir’e göç ettikten sonra 2004 yılında İzmir Anadolu Lisesi’nden mezun oldu. 2004 yılında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde tıp eğitimini başladı.
Omurga cerrahisine ilgisi nedeniyle asistanlık yıllarında iken Türk Omurga Derneği Omurga Cerrahisi Yeterlilik Belgesi kurslarını tamamladı ve EUROPEAN SPİNE COURSE DIPLOMA’sını almaya hak kazandı. 2016 yılında endoskopik omurga cerrahisi ile ilk defa tanıştı. 2017 yılında Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı ünvanını alarak Şanlıurfa Mehmet Akif İnan Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde mecburi hizmetini tamamladı.
Sadece son 1 yıl içinde dünyanın 4 bir yanında (20 ülkede – Türkiye, Almanya Portekiz, Fransa, Hollanda, Belçika, İsviçre, İtalya, Çek Cumhuriyeti, Avusturya, Tunus, Bulgaristan, Ürdün, Kazakistan, Özbekistan, Rusya, İran, Irak, Dubai, Hindistan, Amerika) değişik seviyelerde eğitimler vermiş, sempozyumlarda konuşmacı olarak yer almış, bir çok ameliyata katılmış, bazı ülkelerdeki ilk endoskopik omurga cerrahilerin yapılması sağlamıştır. Temmuz 2023 itibariyle İzmir’deki özel muayanehanesinde bu tecrübelerini hem yurtiçi hem de yurtdışı hastalarının yararına sunmayı amaçlamaktadır.